Sizin En Hayırlınız Kur'ân-ı
Öğrenen ve Öğreteninizdir. (Hadis)
Kur'an-ı Kerim

Geri Dön

Ala Suresi okunuşu ve anlamı (A'lâ Sûresî)

سَبِّحِ اسْمَ رَبِّكَ الْأَعْلَى (١)

﴾1﴿

Diyanet: Yüce Rabbinin adını tespih et. ﴾1﴿

Diyanet Vakfı: Yüce Rabbinin adını, ﴾1﴿

E. Hamdi Yazır: Rabbinin yüce adını tesbih et. ﴾1﴿

الَّذِي خَلَقَ فَسَوَّى (٢)

﴾2﴿

Diyanet: O, yaratıp şekillendiren, âhenk veren ve düzene koyandır. ﴾2﴿

Diyanet Vakfı: Yaratıp düzene koyan, ﴾2﴿

E. Hamdi Yazır: Yaratıp düzene koyan O'dur. ﴾2﴿

وَالَّذِي قَدَّرَ فَهَدَى (٣)

﴾3﴿

Diyanet: O, (her şeyi) ölçüyle yapıp yönlendirendir. ﴾3﴿

Diyanet Vakfı: Takdir edip yol gösteren, ﴾3﴿

E. Hamdi Yazır: Takdir edip hidayeti gösteren O'dur. ﴾3﴿

وَالَّذِي أَخْرَجَ الْمَرْعَى (٤)

﴾4﴿

Diyanet: O, yeşil bitki örtüsünü çıkaran, sonra da onları çürüyüp kararmış çör çöpe çevirendir. ﴾4﴿

Diyanet Vakfı: (Topraktan) yeşil otu çıkaran, ﴾4﴿

E. Hamdi Yazır: Otlağı çıkaran, ﴾4﴿

فَجَعَلَهُ غُثَاءً أَحْوَى (٥)

﴾5﴿

Diyanet: O, yeşil bitki örtüsünü çıkaran, sonra da onları çürüyüp kararmış çör çöpe çevirendir. ﴾5﴿

Diyanet Vakfı: Sonra da onu kapkara bir sel artığına çeviren yüce Rabbinin adını tesbih (ve takdis) et. ﴾5﴿

E. Hamdi Yazır: Sonra da onu karamsı bir sel köpüğü haline getiren O'dur. ﴾5﴿

سَنُقْرِئُكَ فَلَا تَنْسَى (٦)

﴾6﴿

Diyanet: Sana Kur'an'ı okutacağız ve sen onu unutmayacaksın. ﴾6﴿

Diyanet Vakfı: Sana (Kur an'ı) okutacağız; sen hiç unutmayacaksın. ﴾6﴿

E. Hamdi Yazır: Bundan böyle sana Kur'ân'ı okutacağız da unutmayacaksın. ﴾6﴿

إِلَّا مَا شَاءَ اللَّهُ إِنَّهُ يَعْلَمُ الْجَهْرَ وَمَا يَخْفَى (٧)

﴾7﴿

Diyanet: Ancak Allah'ın dilediği başka. Şüphesiz O, açık olanı da bilir, gizliyi de. ﴾7﴿

Diyanet Vakfı: Artık Allah'ın dilediği hariç, Şüphesiz Allah, açığı ve gizleneni bilir. ﴾7﴿

E. Hamdi Yazır: Yalnız Allah'ın dilediği başkadır. Çünkü o açığı da bilir, gizliyi de. ﴾7﴿

وَنُيَسِّرُكَ لِلْيُسْرَى (٨)

﴾8﴿

Diyanet: Biz seni en kolay olana kolayca ileteceğiz. ﴾8﴿

Diyanet Vakfı: Seni en kolaya muvaffak kılacağız. ﴾8﴿

E. Hamdi Yazır: Seni en kolay yola muvaffak kılacağız. ﴾8﴿

فَذَكِّرْ إِنْ نَفَعَتِ الذِّكْرَى (٩)

﴾9﴿

Diyanet: O hâlde, eğer öğüt fayda verirse, öğüt ver. ﴾9﴿

Diyanet Vakfı: O halde eğer öğüt fayda verirse öğüt ver. ﴾9﴿

E. Hamdi Yazır: Onun için öğüt ver, eğer öğüt fayda verirse. ﴾9﴿

سَيَذَّكَّرُ مَنْ يَخْشَى (١٠)

﴾10﴿

Diyanet: Allah'a karşı derin saygı duyarak O'ndan korkan öğüt alacaktır. ﴾10﴿

Diyanet Vakfı: (Allah'tan) korkan öğütten yararlanacak. ﴾10﴿

E. Hamdi Yazır: Saygısı olan öğüt alacaktır. ﴾10﴿

وَيَتَجَنَّبُهَا الْأَشْقَى (١١)

﴾11﴿

Diyanet: En büyük ateşe girecek olan en bedbaht kimse (kâfir) ise, öğüt almaktan kaçınır. ﴾11﴿

Diyanet Vakfı: Kötü kimse ise öğütten kaçınacaktır. ﴾11﴿

E. Hamdi Yazır: Pek bedbaht olan da ondan kaçınacaktır. ﴾11﴿

الَّذِي يَصْلَى النَّارَ الْكُبْرَى (١٢)

﴾12﴿

Diyanet: En büyük ateşe girecek olan en bedbaht kimse (kâfir) ise, öğüt almaktan kaçınır. ﴾12﴿

Diyanet Vakfı: O ki,en büyük ateşe girecektir. ﴾12﴿

E. Hamdi Yazır: O ki, en büyük ateşe girecektir. ﴾12﴿

ثُمَّ لَا يَمُوتُ فِيهَا وَلَا يَحْيَى (١٣)

﴾13﴿

Diyanet: Sonra orada ne ölür (kurtulur), ne de (rahat bir hayat) yaşar. ﴾13﴿

Diyanet Vakfı: Sonra o, ateşte ne ölür ne de yaşar. ﴾13﴿

E. Hamdi Yazır: Sonra ne ölecek onda, ne de hayat bulacaktır. ﴾13﴿

قَدْ أَفْلَحَ مَنْ تَزَكَّى (١٤)

﴾14﴿

Diyanet: Arınan ve Rabbinin adını anıp, namaz kılan kimse mutlaka kurtuluşa erer. ﴾14﴿

Diyanet Vakfı: Doğrusu feraha ermiştir temizlenen, ﴾14﴿

E. Hamdi Yazır: Doğrusu felah buldu (günahtan) temizlenen. ﴾14﴿

وَذَكَرَ اسْمَ رَبِّهِ فَصَلَّى (١٥)

﴾15﴿

Diyanet: Arınan ve Rabbinin adını anıp, namaz kılan kimse mutlaka kurtuluşa erer. ﴾15﴿

Diyanet Vakfı: Rabbinin adını anıp O'na kulluk eden. ﴾15﴿

E. Hamdi Yazır: Rabbinin adını anıp namaz kılan. ﴾15﴿

بَلْ تُؤْثِرُونَ الْحَيَاةَ الدُّنْيَا (١٦)

﴾16﴿

Diyanet: Fakat sizler dünya hayatını tercih ediyorsunuz. ﴾16﴿

Diyanet Vakfı: Fakat siz (ey insanlar! ) dünya hayatını tercih ediyorsunuz. ﴾16﴿

E. Hamdi Yazır: Fakat siz dünya hayatını tercih ediyorsunuz. ﴾16﴿

وَالْآخِرَةُ خَيْرٌ وَأَبْقَى (١٧)

﴾17﴿

Diyanet: Oysa âhiret, daha hayırlı ve süreklidir. ﴾17﴿

Diyanet Vakfı: Oysa ahiret daha hayırlı daha devamlıdır. ﴾17﴿

E. Hamdi Yazır: Oysa ahiret daha hayırlı ve daha kalıcıdır. ﴾17﴿

إِنَّ هَذَا لَفِي الصُّحُفِ الْأُولَى (١٨)

﴾18﴿

Diyanet: Şüphesiz bu hükümler ilk sayfalarda, İbrahim ve Mûsâ'nın sayfalarında da vardır. ﴾18﴿

Diyanet Vakfı: Şüphesiz bu (anlatılanlar), önceki kitaplarda, vardır. ﴾18﴿

E. Hamdi Yazır: Kuşkusuz bu ilk sahifelerde vardır, ﴾18﴿

صُحُفِ إِبْرَاهِيمَ وَمُوسَى (١٩)

﴾19﴿

Diyanet: Şüphesiz bu hükümler ilk sayfalarda, İbrahim ve Mûsâ'nın sayfalarında da vardır. ﴾19﴿

Diyanet Vakfı: İbrahim ve Musa'nın kitaplarında. ﴾19﴿

E. Hamdi Yazır: İbrahim ve Musa'nın sahifelerinde. ﴾19﴿

İlginizi çekebilir


Hakkında

© 2008 - 2022 Ferdi Korkmaz (eski adıyla kuransitesi.com) kişisel blog sitesidir. Tüm Hakları Saklıdır.